İçeriğe geç

Güçsüzlerin Zikri

Güçsüzlerin Zikri

Güçsüzlerin zikri.

El-Kâdiru, el-Muktediru, el-Kaviyyü, el-Kâimü

Bu isimler de beden gücü zayıf olan kimselerin zikretmesi gereken isimlerdir. Aynı zamanda, bu isimlerdeki harfler, ifadesi ağır olan harflerden oldukları için, çok çok tekrar edilmelerinde de güçlükler vardır.

Bir kimse bu isimleri bir yüzüğün kaşına yazdırsa ve üzerinde taşısa, istediği işe zamanında yetişme liyakatına sahip olur. Bir kimse herhangi bir hususta takatten düşse ve bu isimleri bir şey üzerine yazıp üzerinde taşısa, iktidarı artar.
Şeyh Ebu Haşan eş-Şazeli (k.s.) diyor ki:

“Gerek dünya işi olsun, gerekse ahiret işi herhangi bir işe yöneldiğin zaman, Cenab-ı Hakk’ı şu isimlerle zikretmeyi katiyyen ihmal etme:

Yâ Kaviyyü, yâ Azîzü, yâ Kadîru, yâ Semîu, yâ Basıyru.

Bu isimler ile Cenab-ı Hakk’ı zikretmek, her türlü altından kalkılmaz şey için çok faydalıdır. Kul, gücünün yetmediği yerde Cenab-ı Hakk’a bu isimleri ile dua ve niyazda bulunmalıdır.

Bazı havas alimleri diyor ki:

Cenab-ı Hakk’ın isimleri olan yukarıdaki kelimelerin ilk harflerini bir kimse bir yere (bir kâğıt üzerine) yüz defa yazar, bu isimleri de yazım sırasına göre bu harflerin üzerine yüz defa okur ve bu işi pazar gününün ilk saatine rastlatır, yazdığı bu harfleri bir yüzük kaşının altına kor ve üzerinde taşırsa, bu kimse her hususta istediği işi yapmaya kendisinde yeterince güç ve kuvvet bulur. Bu kimse bu isimleri bir zalimi kahretmek niyetiyle yüz defa yazarsa beklediği neticeyi alır. Bir kimse bu isimleri yüz defa mersin ağacının yaprağı üzerine yazsa, daha sonra içi zeytinyağı dolu bir kabın içerisine bu yapraklan daldırsa, bu yapraklarla yağlanan felçli hastalar şifa bulur.

Bir kimse herhangi bir perşembe gününün ilk saatinde yaptığı ve şekillendirdiği bir demir üzerine harflerini dört defa ayn ayn yerlerine nakşetse, daha sonra demirden bu plakayı sanğın arasına veya başına giydiği herhangi bir şeyin içine koysa da bir zaman başında taşısa, Allahü Teâlâ o kimseyi herkese sevdirir ve saydırır. O kimse, eğer o demir plakayı boynuna asar da, kalbinin hizasına kadar önüne doğru sarkıtır ve böylece taşırsa, kendisinin olmasını istediği her şey kolaylıkla eline geçer. İçindeki sıkıntılardan kurtulmasına da sebep olur. Fakat bu plaka devamlı olarak taşınmamalıdır.

Er-Rahmân ve Er-Rahıym isimleri müşkül durumda kalan kimselerin zikirleridir. Cenab-ı Hakk’ın merhametini dilemek manasında olan bu iki isimle merhamet dileyen kimseler zikrederse, elbette ki daha isabetli olacaktır. Aynı zamanda herhangi bir hususta korku kabusu içerisinde olan kimselerin de bu iki isimle zikretmesi gayeye çabuk ulaşmak bakımından uygun bir hareket olur. Bir kimse, bu iki ismi de yüzüğüne kazdırır ve bu yüzüğü üzerinde taşırsa, kendisine kötülüğü dokunacak kimseleri görüp tanıma imkânına kavuşur. Kim bu iki ismin zikrine devam ederse, her işi ile ilgili olarak daima iltifat görür, sevindirici neticeler alır.

el-Melik, el-Aziyz isimlerini varlıklı ve yetkili kimselerin huzurunda çok çok zikretmelidir. Böyle yapmak, öyle makamlarda ulaşmak istediği neticelere daha kolay ulaşmaya sebep olur. Mülkünün ve saltanatının devamlı olmasını, devamlı zengin kalmayı ve bunların zevalini önlemek isteyen mülk ve servet sahipleri bu iki ismi bol bol zikretmelidirler.
Nefsinin ve şehvetinin zebunu olan kimseler de bu isimlerle zikre devam ederlerse, fayda sağlarlar. Böyle yapanlara, Cenab-ı Hakk melek hasletli haller ihsan buyurur.
Bu iki ismin zikrini kendisine vird edinen gerçek servet ve saltanat sahibi kimseler, daha evvel kendilerinden zarar gören insanların da faydalanmalarını ve iyi niyetle kendilerine yönelmelerini temin eder.

Kategori:Esmaül HüsnaVefk

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.